Tarım alanlarındaki zararların devletin alacağı önlemlerle telafi edilebileceğini kaydeden Karal, asıl kaybın ise ruh dünyasında yaşandığını ifade etti. Siyasetin dilindeki sertliğe dikkat çeken Karal, “Bugün siyasetin dili çok olumsuz ve fecaat bir yöne doğru akıp gidiyor. Bugün geldiğimiz noktada, bir umut hareketinin sönmeye başlaması bizde derin bir mahcubiyet duygusu yaratıyor.” şeklinde konuştu.
Hasan Karal, siyasi üslubun toplumu ayrıştırıcı bir noktaya sürüklediğini vurguladı. Siyasetin yeniden seviyeli ve yapıcı bir zemine çekilmesinin elzem olduğunu sözlerine ekleyen Karal, şöyle devam etti:
“Bugün ülkemizde sadece tarlalarımızı, bahçelerimizi don vurmadı. Siyasetimizi de don vurdu, adalet anlayışımızı da don vurdu. Hukuka bakışımıza da don vurdu, ahlaki duruşumuza da don vurdu. Donun vurmadığı hiçbir alan kalmadı ne yazık ki. Bahçelerimizdeki meyve ve sebzelerin don vurması belki telafi edilir ama özellikle ruh dünyamız bir dona muhatap olmuş durumda. Bu afeti bertaraf etmek için çok büyük mücadele vermemiz gerekiyor.”
Hibya Haber Ajansı